Depresyon
Mental Sağlık

Depresyon

05.03.2024
2 dk okuma
Dr. Kerem Al

Depresyon, yaşananlar, yaşanmışlar ya da yaşanamamışlardan kaynaklanan bir ruhsal dengesizliktir. Nedeni bazen çok derin, bazen de yüzeyde gizlidir; tedavi süreci de aynı şekilde kişiye göre değişir. Ancak değişmeyen bir gerçek vardır: depresyon, gereksiz ilaç kullanımının en yaygın olduğu durumlardan biridir.

Depresif duygu hali, aslında insan varoluşunun doğal bir parçasıdır. Otoriteler tarafından “normal” kabul edilen sınırları aştığında ise hızla hastalık kategorisine alınır. Çoğu zaman bu ayrım yapılmadan kişiye ilaç başlanır, böylece “tedavi” adı altında yıllarca sürebilen bir ilaç döngüsü başlar.

Toplum, tıp ve ilaç sektörü birlikte “mutluluk” kavramını tek bir biçime indirger. Oysa insan ruhu dalgalıdır; coşkulu sevinç ve derin keder, yaşamın doğal ritimleridir. Bu doğal iniş çıkışlar ilaçlarla bastırıldığında kişi duygusal olarak düzleşir, yaşamla bağını kaybeder. Renkli ilaçların dünyasında, insanlar giderek renksizleşir.

Günümüzde depresyon tanısı neredeyse refleks haline gelmiştir. Kişiye “hasta” damgası hızla vurulur ve eczaneye yönlendirilir. İlaçların yarattığı yan etkiler —yorgunluk, uyuşukluk, duyarsızlık— çoğu zaman depresyonun kendi belirtileriyle karıştırılır. Böylece kişi hem rahatsızlığın hem de tedavisinin yükünü aynı anda taşır. Sonuçta ortaya bağımlılıklar, bedensel yan etkiler, sosyal geri çekilme, mutsuzluk ve içsel uyuşma çıkar.

İlaçlar kimi durumlarda geçici destek olabilir, ancak depresyonun temelindeki duygusal ve enerjik dengesizlikleri ortadan kaldırmaz. Kişinin yaşadığı acının kökenine inmek yerine, yalnızca semptomları bastırır. Bu, sorunu çözmek değil, onu sessizleştirmektir.

Oysa depresif ruh hali, tıpkı coşkulu mutluluk gibi, insanın doğasında vardır. Her iki durum da yaşamın bütünlüğünü oluşturur. Karanlığı bastırmak yerine anlamak, dengeyi yeniden kurmanın ilk adımıdır. Gerçek iyileşme, hisleri uyuşturmakla değil, onları fark etmek ve dönüştürmekle başlar.

Akupunktur, depresyon tedavisinde beden, zihin ve ruhun aynı eksende dengelenmesini hedefler. Uygulama, sinir sistemi üzerinde düzenleyici etki gösterir; beyinde serotonin, dopamin ve endorfin dengesini doğal yollarla yeniden kurar. İlk seanslardan itibaren kişi zihinsel berraklık, içsel huzur ve bedensel hafiflik hisseder. Akupunktur, kimyasal bir uyuşma değil, doğal bir uyanış yaratır.

Bu tedavi, yalnızca belirtileri azaltmakla kalmaz; kişinin kendi yaşam enerjisini yeniden hissedebilmesini sağlar. Uyku kalitesi artar, sabah yorgunluğu azalır, kaygı yerini huzura bırakır. En önemlisi, kişi kendisiyle yeniden bağlantı kurar — hissetme, anlamlandırma ve denge bulma gücünü geri kazanır.

Depresyon, modern çağın en yaygın duygusal dengesizliklerinden biridir. Fakat tedavi için her zaman ilaç gerekmez. Bazen bedenin kendi doğal dengesine dönmesine izin vermek, en etkili iyileşmedir. Akupunktur, bu dönüş yolculuğunda kişiye kimyasal bir sessizlik değil, yaşam enerjisinin yeniden doğuşunu sunar.

Dr. Kerem Al

Akupunktur ve Geleneksel Çin Tıbbı Uzmanı. Hastalarına bütüncül sağlık yaklaşımıyla hizmet vermektedir.